Dini Bilgilerimiz, Fen Bilgileri ve Teknoloji Tasarım Düzen Kuşağı
Gün geçtikçe materyalistleşen toplumların en büyük sıkıntılarından biri de ; Yaratılan varlıklarda ve üretilen ürünlerle Yüce Yaratıcımızın imzasının olduğunu unutmak. Bundan dolayı da dine karşı duyarsızlaşmamızdır. Sanki bu eşyaları tamamen biz yaratmışız gibi eşyayı sahipleniyoruz. Bunla da yetinmeyip ömrümüzü gerekli gereksiz aldığımız eşyaların taksitlerini ödemekle geçiriyoruz. Eşya araç olmaktan amaç olmaya doğru gidince; Yunus Emre'nin ''Bunca varlık var iken gitmez gönül darlığı'' sözünün anlamı günümüzde daha fazla hissediliyor.
Kuran-ı Kerim de geçen Esma-i Hüsnalar da Allah'ın yaratıcılık ile ilgili birçok İsimlerinin olduğunu görüyoruz.;
11. Mütekebbir: Yarattıklarına Benzemekten Yüce
12. Halik: Yoktan Var Eden
13. Bari: Örneği Olmadan Yaratan, icat eden
14. Musavvir: Her Şeye Şekil Veren
59. Mubdiu: Eşyayı Maddesiz, Örneksiz Yaratan
61. Mühyi: Dirilten, Dirilmeyi Yaratan
62. Mümit: Öldüren, Ölümü Yaratan
63. Hayy: Sonsuz Hayat Sahibi
64. Kayyum: Bütün Varlıkları Ayakta Tutan
95. Bedi: Emsali Olmayan Şeyleri Yaratan
Bu aşamada tekrar Teknoloji Tasarım ın eğitim hedeflerinin aşamalı sınıflandırılmasındaki öğrenci kazanımlarına döndüğümüzde; 6. sınıf düzen kuşağında temeli atılan ve anlatılan ''Ritim'' konusunu üzerine 7. sınıfta anlattığımız ''Birimden Bütüne'' Etkinliğinde duralım. Aşağıya etkinliğin şemasını çıkartalım ve Dini bilgilerimiz, Fen Bilimleri ve Tasarım arasında ilişki kuralım.
Haritanın Bütününü Görebilmek
Teknoloji ve tasarımda amaç sorgulamak olduğuna göre;
Sizce Aşağıdaki Bulmacada Kaç Üçgen var?
Öğrencilerden cevaplar alınır ?
Cevaplar genellikle; ‘’4 üçgen vardır.’’ dır.
Öğrenciler biraz daha düşünmeye teşvik edilir. Bütünü ve parçayı ilk gördüğünde kavrayabilen öğrenciler cevaba: 5 diyeceklerdir.
Evet doğru cevap 5. Çünkü küçük üçgenler dört tane birde bu üçgenleri oluşturan büyük üçgenle beraber beş tane üçgen vardır.
Daha sonra konu ile ilişkilendirilir: Birim Üçgen ise Bütün Büyük Üçgendir.
Ve çevremizdeki örneklerle benzetimlerde bulunulur. Örneğin: Tuğla birim ise Ev Bütündür, Hücre birim ise Vücut Bütündür vb.
Konu ‘’Fil Neye Benzer (Hz.Mevlana)’’ hikayesiyle pekiştirilir.
Sizce Aşağıdaki Bulmacada Kaç Üçgen var?
Öğrencilerden cevaplar alınır ?
Cevaplar genellikle; ‘’4 üçgen vardır.’’ dır.
Öğrenciler biraz daha düşünmeye teşvik edilir. Bütünü ve parçayı ilk gördüğünde kavrayabilen öğrenciler cevaba: 5 diyeceklerdir.
Evet doğru cevap 5. Çünkü küçük üçgenler dört tane birde bu üçgenleri oluşturan büyük üçgenle beraber beş tane üçgen vardır.
Daha sonra konu ile ilişkilendirilir: Birim Üçgen ise Bütün Büyük Üçgendir.
Ve çevremizdeki örneklerle benzetimlerde bulunulur. Örneğin: Tuğla birim ise Ev Bütündür, Hücre birim ise Vücut Bütündür vb.
Konu ‘’Fil Neye Benzer (Hz.Mevlana)’’ hikayesiyle pekiştirilir.
Haritanın Bütünü Görebilmek Ve ''Fil Neye Benzer Hikayesi''
(Analoji Hikayesi)
Eski zamanlarda bir efendi kölelerini sınamak için Hindistan’dan bir fil getirir bu fili ahıra koyar ve ahırında kapılarını pencerelerini kapatarak karanlıklaştırır.
Sonra sırasıyla Kölelerini File dokundurur.
Sonra kölelerine tek tek sorar: Fil Neye Benzer?
1. Köle filin hortumuna dokunduğu için ‘’fil bir hortumdur.’’ der
2. Köle filin bacaklarına dokunduğu için ‘’fil bir sütundur.’’ der
3. Köle filin kulağına dokunduğu için ‘’fil bir yelpazedir.’’ der
Fikirlerinde ayrılığa düştükleri için kavgaya başlarlar
Daha sonra efendileri onları uyarır: ‘’ Bırakın kavgayı aslında hepinizin dediği doğru bunlar filin parçaları’’ der ve ahırın pencerelerini açar
Ahırın pencereleri açıldığında birde bakarlar ki fil bu parçalardan oluşan bambaşka bir şey. Birbirlerini kırdıkları için kavga ettikleri için kendilerinden utanırlar ve birbirlerine özür dilerler.
‘’İşte insan çoğu zaman parçaya veya sadece bütüne takılırsa hata yapar. Hz Mevlana dünyada çıkan savaşların da sebebini bu mantığa bağlıyor. İşte herkesin dilinde dolanan ''Haritanın Bütününü Görebilmek'' teriminin açıklaması budur. Bütünü ve parçayı ayrı ayrı aynı anda görebilenler hata yapmazlar. Bu kişiler gerçek ''Alim'' İnsanlardır.
Bizde geleceğin gerçek Alim lerini yetiştirmek istiyorsak; sadece tümevarım veya sadece tümdengelim çalışmalarının içinde çocuklarımızı boğmadan onların ''Haritanın Bütününü'' yaparak yaşayarak öğrenmelerini sağlayacak ortamlar hazırlamalıyız. Yukarıdaki tüm kazanımlar Din bilgisi, Fen bilgisi ve Tasarım konuları ile ilişkilendirildiğinde bu kazanımları bize sağlayacak yine insanın yaratılışında olan ve dünyanın en eski mesleği olan TASARIM dır.Yani zihinde canlandırılan biçimleri hayata geçirme yetisidir.
Teknoloji yani pozitif bilimlerin sanayide uygulanışı da işin içine girdiğinde; her insanda var olan bu Tasarım yetisi bazı tekniklerle daha verimli bir şekilde Teknoloji ve Tasarım dersinde tüm evrenle ilişkilendirilerek kazandırılabilir.
Celal ÖNGÜN
Teknoloji ve Tasarım Öğretmeni
Eski zamanlarda bir efendi kölelerini sınamak için Hindistan’dan bir fil getirir bu fili ahıra koyar ve ahırında kapılarını pencerelerini kapatarak karanlıklaştırır.
Sonra sırasıyla Kölelerini File dokundurur.
Sonra kölelerine tek tek sorar: Fil Neye Benzer?
1. Köle filin hortumuna dokunduğu için ‘’fil bir hortumdur.’’ der
2. Köle filin bacaklarına dokunduğu için ‘’fil bir sütundur.’’ der
3. Köle filin kulağına dokunduğu için ‘’fil bir yelpazedir.’’ der
Fikirlerinde ayrılığa düştükleri için kavgaya başlarlar
Daha sonra efendileri onları uyarır: ‘’ Bırakın kavgayı aslında hepinizin dediği doğru bunlar filin parçaları’’ der ve ahırın pencerelerini açar
Ahırın pencereleri açıldığında birde bakarlar ki fil bu parçalardan oluşan bambaşka bir şey. Birbirlerini kırdıkları için kavga ettikleri için kendilerinden utanırlar ve birbirlerine özür dilerler.
‘’İşte insan çoğu zaman parçaya veya sadece bütüne takılırsa hata yapar. Hz Mevlana dünyada çıkan savaşların da sebebini bu mantığa bağlıyor. İşte herkesin dilinde dolanan ''Haritanın Bütününü Görebilmek'' teriminin açıklaması budur. Bütünü ve parçayı ayrı ayrı aynı anda görebilenler hata yapmazlar. Bu kişiler gerçek ''Alim'' İnsanlardır.
Bizde geleceğin gerçek Alim lerini yetiştirmek istiyorsak; sadece tümevarım veya sadece tümdengelim çalışmalarının içinde çocuklarımızı boğmadan onların ''Haritanın Bütününü'' yaparak yaşayarak öğrenmelerini sağlayacak ortamlar hazırlamalıyız. Yukarıdaki tüm kazanımlar Din bilgisi, Fen bilgisi ve Tasarım konuları ile ilişkilendirildiğinde bu kazanımları bize sağlayacak yine insanın yaratılışında olan ve dünyanın en eski mesleği olan TASARIM dır.Yani zihinde canlandırılan biçimleri hayata geçirme yetisidir.
Teknoloji yani pozitif bilimlerin sanayide uygulanışı da işin içine girdiğinde; her insanda var olan bu Tasarım yetisi bazı tekniklerle daha verimli bir şekilde Teknoloji ve Tasarım dersinde tüm evrenle ilişkilendirilerek kazandırılabilir.
Celal ÖNGÜN
Teknoloji ve Tasarım Öğretmeni